Gazali Net Ana Sayfa
Anasayfa Anasayfa > Gazali İle İlgili Güncel Haberler > Gazali ile ilgili güncel haberler
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar
  Forum Yardım Forum Yardım  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

Hâl Dili

 Yanıt Yaz Yanıt Yaz
Yazar
Mesaj / Okunmamış Mesajları Gör
sibel Açılır Kutu Gör
Kalfa
Kalfa


K.Tarihi: 28 Nisan 2010
Durumu: Aktif Değil
Gönderilenler: 189
Aktiflik
Seviye
Deneyim
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Alıntı sibel Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: Hâl Dili
    Gönderim Zamanı: 11 Haziran 2010 Saat 01:49
Abdullah S. DEMİRTAŞ123. Sayı / HÂL DİLİ


Allah Rızasına Giden Yol

Bir gün Bayezid Bistamî k.s Hazretleri’ne Allah Tealâ’ya ulaşmanın yolları soruldu.Hazret şöyle cevap verdi:

“Allah Tealâ’ya ulaşmak, O’nun emirlerine gerçek manada sarılmak ve bütün hallerde ihlâslı olmakla beraber doğruluktan ayrılmamakla mümkündür.” (Asım İbrahim Keyyâlî, Tezhibü’l-Mevâhibi’s-Sermediyye)

Hesap Duygusu

Bir gün Seyyid Ahmed Rufaî k.s. yardıma muhtaç bir köpek gördü. İnsanlar onu kovuyordu. O ise köpeği alıp oradan uzak bir yere götürdü ve onun için bir gölgelik yaptı. Köpek iyileşinceye kadar yedirdi içirdi ve tedavi etmek için uğraştı. İyi olunca da sıcak suyla yıkadı ve kendi beldesine götürdü.

– Bu köpeğe niçin bu kadar önem veriyorsun, bunun hikmeti nedir, diye sordular. Hazret şöyle cevap verdi:

– O köpeğe iyilik etmeseydim, Allah Tealâ’nın beni hesaba çekmesinden ve bana “Kalbinde mahlukuma karşı hiç merhamet yok mu?” diye sormasından korktum. (İmam Şa’rânî, el-Envârü’l-Kudsiyye)

Kulluğun Temeli

Tasavvufun büyüklerinden İmam Gazalî k.s. Hazretleri şöyle der:

“Kulluğun temeli üç şeydir:

1. İslâm’ın belirlediği hükümlere uymak,

2. Allah Tealâ’nın takdirine razı olmak,

3. Allah Tealâ’nın rızasını kazanma yolunda, nefsin arzu ve isteklerini terk etmek.” (İmam Gazalî, Eyyühe’l-Veled)

Kur’an-ı Kerim Sevgisi

Mevlana Halid k.s Hazretleri’nin mürşidi olan Abdullah Dehlevî k.s. Hazretleri Kur’an-ı Kerim okumayı ve dinlemeyi çok severdi. Özellikle İmam Rabbanî k.s Hazretleri’nin torunu ve halifelerinden Şeyh Ebu Said Masumî Hazretleri’nin tilavetinden çok hoşlanırdı. Onun Kur’an okuyuşundan o kadar etkilenirdi ki adeta eriyip gider, gücü tükenirdi. Sonunda da ona şöyle derdi:

– Şimdilik bu kadar yeter, artık daha fazlasını dinlemeye gücüm kalmadı.

Hazret ayrıca Hz. Mevlâna’nın Mesnevisini ve meşhur şairlerin şiirlerini dinlemeyi de severdi. Böyle zamanlarda vecd hali hasıl olurdu. Fakat o manevi olgunluğu sebebiyle bunu pek belli etmezdi. (Abdulmecid Hânî, el-Hadâiku’l-Verdiyye; Tezhibü’l-Mevâhibi’s-Sermediyye)

Çocuk Sırrı

Muhammed Diyauddin k.s Hazretleri çok sohbet ederdi. Adeta sohbet aşığıydı. Yanında sohbet edecek büyükler olmasa bile çocuklarla sohbet ederdi. Hanımı Medine validemiz bu duruma bir türlü anlam verememiş ve şöyle sormuştu:

– Efendim, bu çocuklar sohbetten ne anlasınlar? Henüz beş altı yaşındalar..

Bunun üzerine Muhammed Diyauddin Hazretleri şöyle buyurdu:

– Medine, ben de biliyorum, bu yaştaki çocuklar açıkça bir şey anlamaz. Ama Allah’ın rahmeti mutlaka iner. Onlar günahsızdır. Sâdât-ı Kiram’ın himmeti ve bereketi hissedilir. Zaten sohbetteki gaye de budur; Allah’ın rahmetinden, Sâdât-ı Kiram’ın himmet ve bereketinden istifade etmektir. Ben de bunu istiyorum. Yoksa boş yere konuşmak değil. (Altın Silsile, Semerkand Yay.)

Hatalıyı Değil, Hatayı Kabul Etme!

Tasavvuf büyüklerinden Şeyh Abdülkadir Geylanî k.s. sallanarak yürüyen bir sarhoş gördü. O anda kalbine kendisinin daha iyi bir insan olduğu hissi doğdu. Bu durumun farkına varan sarhoş, Abdülkadir Geylanî k.s Hazretleri’ne şöyle seslendi:

– Ey Abdülkadir! Yüce Rabbim beni senin gibi, seni de benim gibi yapmaya kadirdir.

Sarhoşun bu sözü üzerine Abdülkadir Geylanî k.s hemen başını önüne eğdi ve Allah Tealâ’dan bağışlanma diledi.

Bu menkıbeyi anlatan İmam Şa’rânî k.s. bizlere şu uyarıda bulunur:

“Ey kardeşim! İslâm’ın uygun görmediği şeyleri kabul etme. Ama bu kabul etmeme şahıslara karşı değil, işlenen günahlara karşı olsun.” (el-Envârü’l-Kudsiyye)

Cennetin Anahtarı

Bir gün Bayezid-i Bistamî k.s. Hazretleri’ne,

– ‘Lâ ilâhe illallah (Allah’tan başka ilâh olmadığına şehadet etmek) cennetin anahtarıdır.’ anlamına gelen hadis-i şerif hakkında ne dersiniz, diye sordular. Bayezid-i Bistamî k.s. şu açıklamayı yaptı:

– Hadis sahihtir. Ancak anahtar, dişleri olmadan açamaz. Cennetin anahtarı olan “Lâ ilâhe illallah” sözünün dişleri ise dört şeydir:

1. Yalan söylemeyen ve gıybet etmeyen bir dil,

2. Aldatmayan ve hıyanet etmeyen bir kalp,

3. Şüpheli ve haram şeyleri yemeyen bir mide,

4. Bid’at ve nefsin istek ve arzularının karışmadığı salih amel. (el-Hadâiku’l-Verdiyye)

Gerçek İhlâs

Büyük alim İmam Gazalî k.s. şöyle buyuruyor:

“İhlâsın asıl manası, kulun yaptığı ameller karşılığında Allah Tealâ’dan mükafat talep etmemesidir. Nitekim ayet-i kerimede şöyle buyrulmuştur:

“Oysa sizi de, yaptığınız şeyleri de Allah yaratmıştır.” (Sâffat, 96)

Şayet yapılan ibadet sevap elde etmek veya ceza korkusuyla olursa, bu şekilde davranan kimse tam anlamıyla ihlâs sahibi olamaz. Çünkü bu kişi kendi nefsi için çaba sarf etmiştir.” (İmam Gazalî, Mükâşefetü’l-Kulûb)

Nefsin Kusurlarını Görmek

Sâdât-ı Kiram’ın büyüklerinden Seyyid Sıbgatullah Arvasî k.s. der ki:

“Sofi tavus kuşu gibi olmalıdır. Tavus kuşu ayaklarının siyahlığına bakar. Vücudunun ne kadar güzel olduğuna değil. Sofi de kendi iyi haline bakmamalı, amellerine güvenmemeli. İyiliği görmek ve amellere güvenmek kibir ve gururlanmaya sebep olur. Yaratılmışlar arasındaki bütün manevi olgunluk, Allah Tealâ’nın kemalâtının bir yansımasıdır. İnsanın bunun kendinden kaynaklandığını düşünmesi büyük bir kusur olur.” (Altın Silsile)

Pişmanlık Ağacı

Ebu Yahya el-Varrâk k.s. şöyle buyurur:

“Her kim nefsin istek ve arzularını yerine getirerek azalarını memnun ederse, kuşkusuz kalbinde nedamet ağacını dikmiş olur.” (İmam Gazalî, İhya)

Yukarı Dön
 Yanıt Yaz Yanıt Yaz

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

Powered by Web Wiz Forums Free Express Edition
Copyright ©2001-2009 Web Wiz
Türkçe Çeviri Hakan Tekgöz

Bu Sayfa 0,031 Saniyede Yüklendi.