|
Cömertliğin Fazileti |
Yanıt Yaz |
Yazar | ||||||||||||||||
zczamaneyolcusu
Kalfa K.Tarihi: 29 Nisan 2010 Durumu: Aktif Değil Gönderilenler: 706
|
Mesaj Seçenekleri
Yanıt Yaz
Alıntı zczamaneyolcusu
Bu mesaj kurallara aykırıysa buradan yöneticileri bilgilendirebilirsiniz.
Gönderim Zamanı: 07 Ocak 2011 Saat 10:16 |
|||||||||||||||
Cömertliğin Fazileti (İhya kitabından alıntı)Mal yok ise bu durumda kul için en uygun hareket, kanaat etmek ve az hırslı olmaktır. Eğer mal varsa bu takdirde kulun en uygun hali, başkasını nefsine tercih etmek, cömertlik ve iyilik yapmak ve cimrilikten uzaklaşmaktır. Çünkü cömertlik, peygamberlerin (a.s) ahlâkındandır. Cömertlik kurtuluş esaslarından biridir. Hadîsler Cömertlik, cennet ağaçlarından bir ağaçtır. Onun dalları yere sarkıtılmıştır. Bu bakımdan onun dallarından birine yapışan bir kimseyi o dal cennete doğru götürür.52 Câbir Hz. Peygamber'in (s.a) şöyle buyurduğunu rivayet eder: Cebrâil, Allah Teâlâ'nın şöyle dediğini söyledi: Muhakkak bu (islâm dini) öyle bir dindir ki nefsim için ona razı oldum. O dini ancak cömertlik ve güzel ahlâk ıslah eder. Bu bakımdan siz bu iki hasletle gücünüz yettiği kadar o dine ikramda bulunun, dini güzelleştirin.53 O dine bu iki hasletle -onunla arkadaşlık yaptığınız müddetçe- ikramda bulunun. Allah Teâlâ, bir veliyi kendisi için yarattığı zaman güzel ahlâk ve cömertlik üzere yaratır.54 Câbir (r.a) der ki: Hz. Peygamber'i 'Ey Allah'ın Rasûlü! Amellerin hangisi daha faziletlidir?' diye soruldu. Cevap olarak şöyle buyurdu: 'Sabır ve cömertlik'55 İki ahlâk vardır ki, Allah onları sever. İki huy da vardır ki Allah onlardan nefret eder. Allah'ın sevdiği iki ahlâka gelince, birincisi güzel ahlâk, ikincisi cömertliktir. Allah'ın buğzettiği iki ahlâk ise, birisi kötü ahlâk, ikincisi cimriliktir. Allah Teâlâ bir kuluna hayrı murad ederse onu insanların ihtiyaçlarını yerine getirmekte kullanır.56 Ebu Hüreyre, Hz. Peygamber'in (s.a) şöyle buyurduğunu riva-yet eder: Ebu Said el-Hudrî Hz. Peygamber'in (s.a) şöyle buyurduğunu rivayet eder: Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır. Fazileti, kullarımın şefkatlilerinde arayın ki onların sayesinde yaşayın! Çünkü ben rahmetimi onların kalbine koydum! Şefkati, kalpleri katı olanlardan istemeyin. Çünkü ben onların kalplerine öfkemi koydum.60 İbn Abbas Hz. Peygamber'in (s,a) şöyle buyurduğunu rivayet eder: Cömert bir kimsenin günahından vazgeçin! Çünkü Allah Teâlâ bile, o cömert kulu kaydıkça onun elinden tutar.61 Rızık yemek yedirene devenin gırtlağına saplanan bıçaktan daha süratle varır. Allah Teâlâ, yemek yedirenle meleklerine karşı öğünür.62 Allah cömerttir, cömerdi sever. Güzel ahlâkı sever. Düşük ahlâktan nefret eder.63 Allah Teâlâ birçok kullarına, kulların faydası için servet ihsan eder. Bu bakımdan kim cimrilik yapar, o faydaları kullara göstermezse Allah Teâlâ serveti ondan alır, başkasına devreder!65 El-Hilâlî'den06 şöyle rivayet ediliyor: Hz. Peygamber'in huzuruna Benî Anber67 esirleri getirildi. Onların öldürülmesini emretti. Ancak onlardan bir kişiyi ayırdı. Bunun üzerine Hz. Ali dedi ki: 'Allah birdir, din birdir, günah birdir. O halde bu kişiyi onların arasından neden ayırdın?' Cevap olarak Hz. Peygamber şöyle buyurdu: Cebrâil (a.s) bana vahiy getirerek şöyle dedi: 'Bunları öldür! Fakat bunu öldürme! Çünkü Allah, bu kişide bulunan cömertlikten dolayı bir teşekkür olsun diye onu affetti'.68 Muhakkak herşeyin bir meyvesi vardır. İyiliğin meyvesi de iyilik yapılanı bekletmemek ve hemen ihtiyacını görmektir.69 İbn Ömer Hz. Peygamber'in (s.a) şöyle buyurduğunu rivayet eder: Cömerdin yemeği deva, cimrinin yemeği hastalıktır.70 Hz. İsa (a.s) şöyle demiştir: 'Ateşin kendisini yemediği şeyden çok edinin'. Kendisine o şeyin ne olduğu soruldu. Cevap olarak İyilik yapmaktır!' dedi. Hz. Âişe Hz. Peygamber'in (s.a) şöyle dediğini rivayet eder: Cennet cömertlerin evidir.72 Ebu Hüreyre Hz. Peygamber'in (s.a) şöyle buyurduğunu rivayet eder: İyilik ehli bir kimseye de, iyilik ehli olmayana da iyilik yap! Eğer ehline tesadüf ederse ne âlâ! Eğer ehline tesadüf etmezse muhakkak sen iyilik ehlindesin.74 Muhakkak ki ümmetimin halis kullarından bir grup, cennete namazla, oruçla girmiş değildirler. Fakat cennete nefislerinin cömertliği, gönüllerinin selâmeti ve müslümanlar için yapmış oldukları nasihattan dolayı girmişlerdir.75 Ebu Sâid el-Hudrî Hz, Peygamber'in (s.a) şöyle buyurduğunu rivayet eder: Allah (c.c) iyilik için mahlukatından bir grubu hazırlayıp yaratmıştır. Onlara iyiliği ve iyilik yapmayı sevdirmiştir. İyiliği arayanları onlara yöneltmiş, vermeyi onlara kolaylaştırmıştır. Tıpkı kurak bir memlekete yağmur gönder mek sûretiyle o memleketi ve o memleketin halkını dirilttiği gibi..76 Her iyilik sadakadır. Kişinin, kendi nefsine, aile fertlerine infak ettiği herşey kişi için sadaka sayılır. Kişinin, kendisiyle şerefini koruduğu şey, kişi için sadakadır. Kişinin infak ettiği nafakanın yerini doldurmak Allah'a düşer.77 Her iyilik sadakadır. Hayra delâlet eden (önderlik yapan) hayır yapan gibidir. Allah Teâlâ, mahzun ve sıkıntıda olan kimsenin yardımına koşmayı sever.78 Zengine veya fakire yaptığın her iyilik sadakadır.79 Rivayet ediliyor ki, Allah Teâlâ Hz. Musa'ya vahiy göndererek 'Sâmirî'yi80 öldürme! Çünkü o cömerttir!' dedi. Cabir der ki, Hz. Peygamber (s.a), Kays b. Sa'd b. Ubade kumandasında bir birlik gönderdi. Bunlar cihad ettiler. Kays onlara dokuz tane binilen deve kesti. Onlar Medine'ye gelince bu hâdiseyi Hz. Peygamber'e naklettiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurdu: Muhakkak ki cömertlik o ailenin ahlâkındandır.81 Ashab'ın ve Âlimlerin Sözleri Hz. Ali şöyle demiştir; 'Dünya sana yöneldiği zaman ondan infak et! Çünkü o, infak etmekle yok olmaz. Dünya senden uzaklaştığı zaman ondan infak et! Çünkü o senin elinde kalmaz'. Muaviye, Hz. Hasan b. Ali'den mürevvet, necdet ve kerem'in mânâsını sordu. Hasan (r.a) şöyle cevap verdi: 'Mürevvet, kişinin dinini muhafaza etmesi, nefsini sakındırması, misafirine karşı vazifesini güzelce yapması, nefsin kerih saydığı şeyde güzel bir tarzda ilerlemesi demektir. Necdet'e gelince, komşuyu korumak, tehlikeli yerlerde sabır göstermek demektir. Kereme gelince, istenmeden iyilik yapmak, yerinde (kıtlıkta) yedirmek, isteyene vermekle beraber şefkat göstermek demektir'. Bir kişi, Hz. Ali'nin oğlu Hasan'a bir kâğıt uzattı. Hz. Hasan kâğıdı okumadan önce ona 'Senin ihtiyacın görülmüştür!' dedi. Bunun üzerine Hz. Hasan'a denildi ki: 'Ey Rasûlullah'ın torunu! Keşke onun kâğıdına baksaydın! Sonra kâğıttaki miktara göre cevap verseydin!' Hz. Hasan şöyle dedi: 'Onun huzurumdaki duruşunun zilletinden dolayı kâğıdı okuyuncaya kadar bekletirsem Allah Teâlâ benden sual sorar'. Muhammed b. Sebih b. Semmet el-Bağdâdî şöyle demiştir: 'Köleleri malıyla satın alıp, hür kimseleri iyiliğiyle satın almayan bir kimsenin aklına şaşarım'. Hasan Basrî'ye denildi ki: -Cömertlik nedir? -Malınla Allah yolunda cömertlik yapman! -Hazım nedir? -Allah yolunda malını israftan menetmek! -İsraf nedir? -Riyaset sevgisi için malı infak etmek! Câfer-i Sâdık (r.a) şöyle demiştir: 'Akıldan daha iyi bir mal, ce haletten daha büyük bir musibet ve müşavere gibi bir dayanak nok-tası yoktur!' Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır: Huzeyfe (r.a) şöyle demiştir: 'Dini hususunda nice fâcir vardır ki maişetinde cömerttir, cennete de cömertliğinden dolayı girer!' Rivayet ediliyor ki; Ahmed b. Kays bir kişiyi elinde bir dirhem olduğu halde gördü ve şöyle sordu: 'Bu dirhem kimindir?' Kişi 'Benimdir!' dedi. Bunun üzerine Ahmed dedi ki: 'Senin elinden çıkmadıkça senin değildir!' Bu mânâda şöyle denilmiştir: 'Malı elinde tuttuğun zaman sen onun hizmetçisisin. Onu infak ettiğin zaman, mal senin hizmetçindir'. Vâsıl b. Ata'ya gazzal denilmiştir. Çünkü Vâsıl, iplik eğirenlerin yanında ve çarşılarda otururdu. Birşey almak isteyen zayıf bir kadın gördüğü zaman ona birşey verirdi. Süfyan b. Uyeyne'ye 'Cömertlik nedir?' diye soruldu. Cevap ola-rak şöyle dedi: 'Arkadaşlara iyilik yapmak ve mal ile cömertlik etmek demektir'. Dedi ki: 'Benim babam elli bin dirhem veraset elde etti. Onu keseler halinde arkadaşlarına gönderdi ve dedi ki: Ben Allah Teâlâ'dan arkadaşlarım için namazımda cennet istiyordum. O halde nasıl olur da kendilerine cennet istediğim kimselere karşı cimrilik yapabilirim'. Mehdî82, Şeybe b. Şebîb'e83 'Halkı benim evimde nasıl gördün?' diye sordu. Şebîb şöyle cevap verdi: 'Ey mü'minlerin emiri! Onların her biri ümitlenerek giriyor, razı olarak çıkıyor!' Bir kimse Abdullah b. Câfer'in yanında misal getirerek şöyle dedi: 'İyilik, ancak onunla iyilik yolu elde edilirse iyilik olur. Bu bakımdan bir iyilik yaptığın zaman o iyiliği Allah için veya akraban için yap veyahut bırak!5 Bunun üzerine Abdullah b. Câfer dedi ki: 'Bu okuduğun iki beyit halkı cimrileştirir! Lakin iyiliği yağmur gibi yağdır! Eğer şerefli kimselere isabet ederse onlar iyiliğin ehlidirler. Eğer alçak kimselere isabet ederse sen onun ehli olursun!5 ___________________________________ 52)İbn Hibban, Zuafâ; İbn Adîy; Dârekutnî |
||||||||||||||||
Yanıt Yaz |
Forum Atla | Forum İzinleri Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |
|