Gazali Net Ana Sayfa
Anasayfa Anasayfa > Gazali Dönemi > Gazali Dönemi
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar
  Forum Yardım Forum Yardım  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

Nizâmülmülk ve Nizâmiye Medreseleri..

 Yanıt Yaz Yanıt Yaz
Yazar
Mesaj Tersinden sırala / Okunmamış Mesajları Gör
sibel Açılır Kutu Gör
Kalfa
Kalfa


K.Tarihi: 28 Nisan 2010
Durumu: Aktif Değil
Gönderilenler: 189
Aktiflik
Seviye
Deneyim
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Alıntı sibel Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: Nizâmülmülk ve Nizâmiye Medreseleri..
    Gönderim Zamanı: 26 Mayıs 2010 Saat 00:28

Nizamülmülk (1018-1092) Horasan’ın  eski kültür merkezlerin den Tûs şehrine bağlı Nukan adlı bir kasabada doğdu. Asıl adı Hasan b. Ali, künyesi,Hâce Kıvâmüddin ebu Ali olup,babası kasabanın idare cisi idi. Var lıklı ve itibarlı bir âileye mensup olduğundan iyi bir tahsil yapma im kanı buldu. 11-12 yaşlarında hâfız oldu.Kısa zamanda fıkıh ilminde temâyüz et ti.Hitabet ve edebiyatta çok üstün seviyelere ulaştı.  Kardeşi ebu’l- Kasım Abdullah da o zamanın ünlü fakîhlerinden (fıkıh alimlerinden)dir.

         İyi ve kuvvetli bir dinî tahsil temelinde,zamanla yüksek bir edebî kül tür ve idarecilik kabiliyeti kazanmış olan Nizamülmülk,1083 milâdî yılında Sultan Alparslan’ın vezirliğine yükseldi. Şehzâde Melikşâh’a da Atabek ola rak,siyaset ve idarecilik sahalarında O’nun yetişmesine ne zâret etti.Vezirli ği,Sultan Alparslan’ın ölümü üzerine,tahta geçmesine yardımcı olduğu Sul tan Melikşâh zamanında da devam ederek, 1064’ den şehit edildiği 1092 se nesine kadar aralıksız 29 yıl Büyük Selçuklu Devletine tam bir dirâyet ve adâletle hizmette bulundu.

         Nizamülmülk,İslam dinine büyük hizmetlerde bulunmuştur.O za man ki Selçuklu İmparatorluğunun siyasî,dinî ve fikrî hasmı olan, boz guncu Mı sır Fatımî’lerine ve ülke içinde ki Batınî anarşistlere karşı çalışmalar yap mış,ülke halkını sağlam ve hakikî İslam inançları etra fında toplamağa gay ret etmiştir.O emsalsiz idârî dehâsıyla,yükselme nin ancak,ilim ve ahlak ile sağlanabileceğini görmüş,huzur ve nizamı temin için gerekli olan kadroyu ve diğer manevî dinamizmi sağlayacak olan eğitime önem vermişti.

         Bu maksatla, başta Bağdat olmak üzere,Basra,İsfehan,Nişabur, Belh, Merv,Amül ve Herat’ta kendi adıyla anılan meşhûr “Nizamiye” medreselerini açtırdı,kütüphaneler tesis etti. Tasavvufa ve tasavvuf erbabına alaka gösterdi.

         İslam âlemi bu hayırlı hamlenin,feyizli meyvelerinden uzun zaman is tifade etmiş;büyük âlimlerin,ihlaslı bir kadronun yetiştirilmesine, de ğerli eserlerin vücuda getirilmesine şahit olmuştur.Misal olarak; Kuşey rî, İmam-ı Gazâlî, Abdullah-ı Ensârî,Pezdevî,Serahsî,Ebu İshâk-ı Şirâ zî,Güveynî, Şehristânî  gibi dev isimler Nizâmiye medreselerinde ders okutan ve ders okuyan büyük şahsiyetlerden yalnız bir kısmıdır.

         Turtuşî’nin Sirâc’ül-mülk  ve Allâme Kazvînî’nin Âsâr’ül-Bilâd isimli eserlerinden öğrendiğimizegöre Nizamülmülk zamanında, Niza miye medreselerinin senelik masrafı 600.000 eşrefî altın idi. Nizamül mülk kendi ara zisinin  gelirinin onda birini eğitim masraflarına tahsis etmişti. Bundan başka,devlet hazinesinden 10 milyon 100 bin(10.100.000) Eşrefî altın eğitim iş lerine ayrılırdı.Böyle muazzam bir rakamın sırf eğitim hizmetlerine ayrıldı ğı başka bir devletin tarihinde görülmemiştir.

         Nizamülmülk, kendisi ilim ve irfan sahibi bir zât olmanın yanında ule maya ve tasavvuf büyüklerine aşırı derece de değer veren,hürmet gösteren büyük bir insandı.Ebu İshak Şirâzî’ye ve İmâmülharemeyn’e büyük hürme ti vardı. Onlar makamına gelince ayağa kalkar,karşıla rında elpençe divan dururdu. Hele Hâcegân yolunun büyüklerinden, Silsile-i Sâdât’tan Ebu Ali Fârimedî (Kuddise sirruhu) Hazretleri Nizamülmülk’ün makamına geldiği zaman,kendisi kalkar O’nu tazimle karşılayıp, makamına oturturdu.

         Nizamülmülk’ün nizamiye medreselerine bu kadar paralar har candığını gören bâzı müzevvirler,durumu Melikşâh’a duyurup,bu para larla teşkil ve techiz edilecek  ordu ile Bizans’ın başşehri  Kostantiniy ye’nin(İstan bul’un) bile fethedilebileceğini söyleyip, Sultanı vezir hak kında tahrik ettiler. Bu işe oldukça canı sıkılan Melikşâh, Nizamül mülk’ü huzuruna çağırıp, yapılan isnat ve iddiaların mahiyetini kendi sinden sordu.

         Devletin gücünü sadece maddede,asker,silah  ve orduda gören o zihni yete karşı,tecrübeli vezirin verdiği cevap ne kadar zarif ve isabet lidir:

         “Sultanım!Ben esir pazarlarında satılsam,5 dinar bile etmeyecek yaşlı bir kimseyim.Sen de savaşçı,güçlü bir Türk genci olarak,satışa çı karılsan,belki 30 dinar edersin! Dünyada ki maddî değerin bu kadar dır.Zevklere dalmış ve arzularına esir olmuş bulunduğundan,ahirette de Hz. Allah’ın huzuruna taat ve ibadetlerden ziyade, günah ve masiyetle rinle çıkacaksın! Düşmana felaketler yağdıran ordun seni ancak,iki ar şın boyu kılıçları ve 300 arşına bile erişmeyen okları ile bu kadar mesa fe koruyabilir. Onlarda kusurlu ve günahkârdır;İşrete,oyun ve eğlenceye düşkündürler.Seni manevi dert ve belalara karşı savunamazlar. Ben ise,senin hem dünya,hem de ahiretini düşünerek,senin için bir manevi yât ordusu kurdum! Senin ordun uykuya vardığında,bu maneviyât erle ri uyanıktır! Rablarının huzurunda saf saf dizilir,göz yaşı döker, tazar ru’da bulunur,ellerini Hz. Allah’ın yüce dergâhına kaldırırlar! Aslında, sen ve senin askerlerin onların himayelerinde yaşıyor,onların dinî,ahla kî ve irşadî çalışmaları ile güçleniyor,onların bereketiyle suya ve çeşitli nimetlere kavuşuyorsunuz! Çünkü onların dua okları,tazarru’ ve niyaz ları yedi kat göğü geçer,dergâh-ı izzet’e (Hz. Allah’ın c.c.yüce makamı na,kapısına) ulaşır!”

         Bu sözler karşısında Melikşâh çok duygulandı ve büyük vezirinin yerinde tedbirlerini takdirle karşılayıp,o günden sonra ilim ve ulemâya daha fazla itibar ve hürmet gösterdi.

 
Yukarı Dön
 Yanıt Yaz Yanıt Yaz

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

Powered by Web Wiz Forums Free Express Edition
Copyright ©2001-2009 Web Wiz
Türkçe Çeviri Hakan Tekgöz

Bu Sayfa 0,047 Saniyede Yüklendi.