Gazali Net Ana Sayfa
Anasayfa Anasayfa > Gazali'nin Fikirleri > Gazali'nin Fikirleri
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar
  Forum Yardım Forum Yardım  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

EDEB HAKKINDA - 6

 Yanıt Yaz Yanıt Yaz
Yazar
Mesaj / Okunmamış Mesajları Gör
NaCl Açılır Kutu Gör
Hizmetkar
Hizmetkar
Simge

K.Tarihi: 28 Nisan 2010
Durumu: Aktif Değil
Gönderilenler: 44
Aktiflik
Seviye
Deneyim
Mesaj Seçenekleri Mesaj Seçenekleri   Alıntı NaCl Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: EDEB HAKKINDA - 6
    Gönderim Zamanı: 06 Temmuz 2011 Saat 13:34

VAAZ VE NASİHATTE EDEP


Terk edilmesi gereken dört şeyden ikincisi; vaaz ve nasihat etmekten uzak durmaktır. Çünkü bunda sakınılması gereken çok büyük afetler vardır.
Söyleyeceğin şeyle önce kendin amel et, sonra insanlara nasihatte bulun. Allahu Teâlâ'nın Hz. İsa'ya (a.s) vahyettiği şu sözü düşün: "Ey Meryem oğlu! Önce kendine vaaz et, eğer yaptığın vaazı kendin kabul ediyorsan başkalarına da anlat yoksa Rabbinden hayâ et! Eğer sana vaaz işi verildi ise şu iki kötü huydan sakın!”


1- Konuşma, tabir, işaret ve şiirlerinde anlaşılması zor, yorucu ifadelerden sakın. Çünkü Allah (c.c) yapmacık söz ve davranışlarda bulunanlara buğzeder.
Haddi aşacak kadar külfete, zorlamaya girmek, kişinin içinin harap olduğuna ve kalbinin gaflet içinde bulunduğuna işaret eder. Hatırlatma ve uyarmanın manası; kula, âhiret ateşini ve yüce Rabbinin hizmetindeki kusurlarını hatırlamaktır.
Ayrıca, boş şeylerle uğraşarak tükettiği ömrünü, önündeki, son nefes ânını, ölüm meleğinin ruhunu alacağı zamanki durumunu, Münker ve Nekir'in sorularına cevap verip veremeyeceğini düşündürmek de bu hatırlatmanın içine girer.
Yine kulun kıyameti düşünmesi, onun dehşetli anlarını hatırlayıp kederlenmesi, sırat köprüsünden selâmetle geçip geçemeyeceğini veya Haviye'ye düşme tehlikesini düşünüp korkması da uyarmanın içindedir. Bu gibi düşüncelerin hatırlanması, kulun bir telaş içinde olması demektir. İşte, cehennem ateşinin galeyanı ve ahrette ki diğer dehşetli hâllerin gözünün önüne getirilmesine tezkir
(hatırlatma ve uyarma) denir. Vaaz ise, bunların insanlara bildirilmesi, onların da bu şeylerden haberdar olup kusurlarını anlamaları için uyandırılmasıdır.
Vaazın hedefi, insanların Allah'a (c.c) itaat ve ibadetin dışında tükettikleri boş zamanlarına pişman olup geçmişte yapamadıkları hayırlı işleri yapmasıdır. Haviye, Cehennemin en derin yerine veriler isimdir. Ayrıca bu isim cehennem için de kullanılmıştır. Güçleri yettiği kadar yapmaya çalışmaları için, ileride karşılaşacakları sıkıntı ve musibetlerle onları korkutmak, onlara, cehennem ateşine düşen kimselerin oraya düşmeye sebep olan ayıp ve kusurlarını göstermektir. Vaaz eden kimsenin durumu şuna benzer. Sen, içinde aile bulunan bir eve doğru büyük bir selin hücum ettiğini görsen; hemen onlara: "Dikkat, dikkat selden kaçın" diye bağırırsın. Acaba böyle bir durumda sen, evin sahibine selin geldiğini anlaşılması zor ibarelere, nükte ve işaretlerle haber vermeyi tercih eder misin? Elbette tercih etmezsin. İşte vaiz de böyle olmalı, insanları sakınılması gereken şeylerden açık, net ve anlaşılır kelimelerle uzaklaştırmalıdır.

2- Vaazındaki amacın insanlara, bu meclis ne güzel bir yerdir dedirtmek, onları etrafına toplamak, onları aşka getirip, yaka-paça yırttırmak olmamalıdır.
Bu tür işlerin tamamı dünyaya meyletmektir. Bu da gafletten ileri gelir.
Sana gereken, bütün azim ve gayretinle insanları dünyadan âhirete, günahtan itaate, hırstan zühde, cimrilikten cömertliğe, kibirden takvaya davet etmek olmalıdır. Onlara âhireti sevdirip dünyadan nefret ettirmeli, ibadet ve zühd hakkında onları bilgilendirmelisin. Zira çoğunlukla onların tabiatında dinin yolundan sapmak ve Allah'ın razı olmayacağı şeylerle uğraşmak ve kötü ahlâklara bulaşmak vardır. O hâlde sen, onların kalplerine Allah'ın (c.c) korkusunu bırak ve karşılaşacakları o korkutucu akıbet ile onları korkut yeter! Umulur ki, bu korku ile onların içlerindeki kötü sıfatları değişir, zahirdeki amelleri düzelir, Allah'a (c.c) olan itaatlerinde hırs ve rağbet göstermeye başlarlar ve işledikleri günahları terk ederler. İşte vaaz ve nasihatte takip edilmesi gereken yol budur. Bu şekil üzerine olmayan her vaaz, söyleyene ve dinleyene vebaldir. Hatta kötü ve fena vaizler hakkında: "Onlar, insanları yoldan çıkarıp helak eden birer âfet ve şeytandır" denilmiştir. Bu gibi kişilerden uzaklaşmak gerekir. Zira onların, insanları dinden soğuttuğu kadar şeytan soğutamaz. Yetkili kimselerin, insanları dinden soğutan bu tür vaizleri görevlerinden almaları ve onlara engel olmaları gerekir.

EYYÜHE'L-VELED / Semerkand Yayınları / S.69

Yukarı Dön
 Yanıt Yaz Yanıt Yaz

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

Powered by Web Wiz Forums Free Express Edition
Copyright ©2001-2009 Web Wiz
Türkçe Çeviri Hakan Tekgöz

Bu Sayfa 0,031 Saniyede Yüklendi.